Frank Rijkaard 'ın gelişi olay oldu. Rijkaard'ın gelişi gerek dünya medyası gerekse de Türk medyasının ilgisini çekti. Bu transfer Beşiktaş'ın şampiyonluğunu , Fenerbahçe'nin Daum'u getirmesini arka plana itti. Bu transferin zamanlamasının stratejik olduğunu düşünüyorum. Nasıl bir sezon önce Galatasaray şampiyon olduğunda Aziz Yıldırım da Emre Belözoğlu'nu getirerek buna benzer bir hamle yapmıştı , bu da bu tarz bir hamledir.
Rijkaard'ın Galatasaray 'da kesin olarak başarı sağlayıp sağlamayacağını söylemek mümkün değil. Başkan Adnan Polat da yaptığı konuşmada bunu belirtmiştir. Hiçbir teknik direktör kupa garantili değildir. Aziz Yıldırım nasıl olsa Daum geldi diyerek Türkiye'de 3 sene üstüste şampiyonluğu garanti görmesi pek de doğru olmasa gerek. Adnan Polat yaptığı konuşmada taraftardan ve camiadan sabır istedi. Gerçekten de Galatasaray'ın ihtiyacı olan sabırdır.
Her konuşmasında Skibbe'nin Galatasaray'a uyum sağlayamadığını söyleyen başkan , esasında Skibbe'yi sene sonunu beklemeden göndermelerinin hata olduğunun farkında. Ancak sonuç olarak Skibbe dış kapının mandalı, Bülent Korkmaz'ın evin sevilen çocuğu olduğu için Bülent Korkmaz yüceltilmektedir. Adnan Başkan , Bülent Korkmaz'ı master için Amerika'ya çocuğunu yollayan baba tavrı takınıyor.
Uğur Meleke 8 Haziran Pazartesi tarihli Milliyet Gazetesi'ndeki yazısında Skibbe ile Rijkaard'ın bir ortak yönlerinin daha olduğunu yazdı. Her iki hoca da yıldız oyunculara töleranslı davranıyor. Tölarans deyince aklımıza Skibbe gelirdi, şimdi Rijkaard da gelecek gibi gözüküyor. Bu da demek oluyor ki geçtiğimiz sezonun ilk devresindeki Lincoln'ü izleyeceğiz. Lincoln'ün bu sene daha dikkatli davranmasını da bekliyorum. Frank, Lincoln'ün kalitesini göstereceği bir hoca olacaktır.
Rijkaard , Şampiyonlar Ligi apoletini takmış bir teknik adam. Yaşı da teknik direktörlük için ideal durumda ise böyle bir hoca niçin Türkiye 'yi tercih eder diye insan düşünmeden edemiyor. Rijkaard ne Del Bosque'dir ne de Aragones'tir. Del Bosque de Aragones de stresli ve yorucu teknik direktörlük görevlerini bırakacak yaşa gelmişlerdir. Ne tesadüftür ki böyle hocalar hep Milli Takım antrenörü olurlar. Rijkaard , kazanacağı ve kaybedeceği prestijin farkında olması Del Bosque ve Aragones'ten ayırmaktadır. İlk olarak medyada yer alan haberlere göre Milan'dan teklif beklemiş , bu teklif gelmeyince Galatasaray'a geldi. Sezon ortasında Atletico Madrid'li yöneticilerin telefonlarına bile bakmadığı söylenen bir teknik adam Galatasaray'ı nasıl seçer? Bence bunun cevabı detaylarda gizli. Herkes Haldun Üstünel ve Adnan Polat'ın etkileyici üslübundan bahsediyor ama bunların yetmeyeceği açık. Eğer Rijkaard , Barcelona,Milan, Chelsea vb gibi takımlarda görev alamayacaksa Galatasaray ideal kaftandır. Galatasaray'ın Avrupa'da en bilinir Türk takımı olması, 2002 Dünya Kupası ve son Avrupa Şampiyonasındaki Türk Milli Takımının iskeletini Galatasaray'lı futbolcuların oluşturması, Galatasaray'ın hücum genlerine sahip olması, elindeki yabancı futbolculardan Lincoln hariç olmak üzere hepsinin milli futbolcular olması Galatasaray'ı cazip kılmıştır. Şu anda da Servet ve Mehmet Topal'a gelen tekliflerin reddedilmesini istediği de medyada yer alıyor.
Rijkaard , maç kasetlerini izledikten sonra eksikleri belirtecektir fakat Rijkaard'ın en ihtiyaç duyduğu şey sabırdır.
Uğur Meleke'nin yazısı için
http://www.sporyazarlari.com/FFutbol/galatasaray/ugur-meleke/08-06-2009/
rijkaard,-gsaray-da-ne-yapar-/115327.aspx
Rijkaard'ın Galatasaray 'da kesin olarak başarı sağlayıp sağlamayacağını söylemek mümkün değil. Başkan Adnan Polat da yaptığı konuşmada bunu belirtmiştir. Hiçbir teknik direktör kupa garantili değildir. Aziz Yıldırım nasıl olsa Daum geldi diyerek Türkiye'de 3 sene üstüste şampiyonluğu garanti görmesi pek de doğru olmasa gerek. Adnan Polat yaptığı konuşmada taraftardan ve camiadan sabır istedi. Gerçekten de Galatasaray'ın ihtiyacı olan sabırdır.
Her konuşmasında Skibbe'nin Galatasaray'a uyum sağlayamadığını söyleyen başkan , esasında Skibbe'yi sene sonunu beklemeden göndermelerinin hata olduğunun farkında. Ancak sonuç olarak Skibbe dış kapının mandalı, Bülent Korkmaz'ın evin sevilen çocuğu olduğu için Bülent Korkmaz yüceltilmektedir. Adnan Başkan , Bülent Korkmaz'ı master için Amerika'ya çocuğunu yollayan baba tavrı takınıyor.
Uğur Meleke 8 Haziran Pazartesi tarihli Milliyet Gazetesi'ndeki yazısında Skibbe ile Rijkaard'ın bir ortak yönlerinin daha olduğunu yazdı. Her iki hoca da yıldız oyunculara töleranslı davranıyor. Tölarans deyince aklımıza Skibbe gelirdi, şimdi Rijkaard da gelecek gibi gözüküyor. Bu da demek oluyor ki geçtiğimiz sezonun ilk devresindeki Lincoln'ü izleyeceğiz. Lincoln'ün bu sene daha dikkatli davranmasını da bekliyorum. Frank, Lincoln'ün kalitesini göstereceği bir hoca olacaktır.
Rijkaard , Şampiyonlar Ligi apoletini takmış bir teknik adam. Yaşı da teknik direktörlük için ideal durumda ise böyle bir hoca niçin Türkiye 'yi tercih eder diye insan düşünmeden edemiyor. Rijkaard ne Del Bosque'dir ne de Aragones'tir. Del Bosque de Aragones de stresli ve yorucu teknik direktörlük görevlerini bırakacak yaşa gelmişlerdir. Ne tesadüftür ki böyle hocalar hep Milli Takım antrenörü olurlar. Rijkaard , kazanacağı ve kaybedeceği prestijin farkında olması Del Bosque ve Aragones'ten ayırmaktadır. İlk olarak medyada yer alan haberlere göre Milan'dan teklif beklemiş , bu teklif gelmeyince Galatasaray'a geldi. Sezon ortasında Atletico Madrid'li yöneticilerin telefonlarına bile bakmadığı söylenen bir teknik adam Galatasaray'ı nasıl seçer? Bence bunun cevabı detaylarda gizli. Herkes Haldun Üstünel ve Adnan Polat'ın etkileyici üslübundan bahsediyor ama bunların yetmeyeceği açık. Eğer Rijkaard , Barcelona,Milan, Chelsea vb gibi takımlarda görev alamayacaksa Galatasaray ideal kaftandır. Galatasaray'ın Avrupa'da en bilinir Türk takımı olması, 2002 Dünya Kupası ve son Avrupa Şampiyonasındaki Türk Milli Takımının iskeletini Galatasaray'lı futbolcuların oluşturması, Galatasaray'ın hücum genlerine sahip olması, elindeki yabancı futbolculardan Lincoln hariç olmak üzere hepsinin milli futbolcular olması Galatasaray'ı cazip kılmıştır. Şu anda da Servet ve Mehmet Topal'a gelen tekliflerin reddedilmesini istediği de medyada yer alıyor.
Rijkaard , maç kasetlerini izledikten sonra eksikleri belirtecektir fakat Rijkaard'ın en ihtiyaç duyduğu şey sabırdır.
Uğur Meleke'nin yazısı için
http://www.sporyazarlari.com/FFutbol/galatasaray/ugur-meleke/08-06-2009/
rijkaard,-gsaray-da-ne-yapar-/115327.aspx
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder